Sevgili Çocuklar; Allah, yarattığı bütün canlıların her ihtiyacını verendir. O’nun sonsuz şefkati ve merhameti sayesinde dünya üzerinde nimetler içinde ve rahat yaşıyoruz. Mesela bizim yaşayabilmemiz için Allah Güneş’i yaratmıştır. Beslenmemiz için sebzeleri, meyveleri, hayvanları yaratan da Allah’tır. Bu sayede ekmek, süt, et ve birbirinden lezzetli sebzeleri ve meyveleri yeriz. Bunlardan başka kalbimizi hiç durmadan çalışacak şekilde yaratan da Allah’tır. Kalbimiz araba motorları gibi ara sıra durup dinlenme ihtiyacında olsa, sonra tekrar çalışsa elbette yaşayamazdık. Oysa kalp, insan ölene kadar senelerce hiç durmadan çalışır ve bu sayede hayatımızı sürdürürüz. Yine, Allah görebilmemiz için gözlerimizi, duyabilmemiz için kulaklarımızı, güzel kokuları koklamamız ve yemeklerin lezzetini tadabilmemiz için burnumuzu ve dilimizi yaratmıştır. Buraya kadar saydıklarımız Allah’ın bize verdiği nimetlerden yalnızca birkaçıdır. Allah’ın bize verdiği nimetleri saymakla bitiremeyiz. Verdiği tüm nimetlere karşılık ise Cenab-ı Allah bizden en çok Kendisi’ni sevmemizi ve Kendisi’ne şükretmemizi, yani teşekkür etmemizi istemektedir. Rabbimiz bu emrini Kuran ayetlerinde şöyle bildirmektedir: “Allah, sizi annelerinizin karnından hiçbir şey bilmezken çıkardı ve umulur ki şükredersiniz diye işitme, görme (duyularını) ve gönüller verdi.” (Nahl Suresi, 78)
Gerçek şu ki, size de, annenize de, babanıza da, bütün insanlara ve canlılara da bakan, besleyen, büyüten, koruyan Allah’tır. Hepimiz O’na muhtacız. Bu nedenle İslam ahlakının gereği olan güzel ahlak özelliklerinin başında, önce Allah’ı sevmek, O’na güvenmek, herşeyimizi O’na borçlu olduğumuzu bilmek gelir.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder