8 Nisan 2009 Çarşamba

Yaşam Dergisi6 (Hz. Zülkarneyn (as) Kıssasından Müslümanlara Öğütler)

Hz. Zülkarneyn (as), Allah’ın sınırlarını titizlikle korumuş, İslam ahlakını dünya üzerinde hakim kılmak için ciddi bir çaba sarf etmiş ve bu çabalarının dünyadaki karşılığını güçlü bir hakimiyetle almış olan mübarek bir şahıstır. Cenab-ı Allah, Hz. Zülkarneyn (as)’a “yeryüzünde sapasağlam bir iktidar” vermiştir. (Kehf Suresi, 84) Hz. Zülkarneyn (as) bu vesileyle çok güçlü ve tüm dünyaya nam salmış bir devlete hükmetmiştir. Ayetlerden Hz. Zülkarneyn (as)’ın ülkesinde ekonomik sıkıntı, ayaklanma ve isyan gibi sorunların yaşanmadığı, iktidarının çok sağlam, akılcı ve güçlü olduğu anlaşılmaktadır. Bugüne kadar Müslümanlardan İslam ahlakını tüm dünyaya hakim kılmış iki mübarek zat vardır. Bu mübarek şahıslardan biri Hz. Süleyman (as), diğeri ise Hz. Zülkarneyn (as)’dır. Kuran-ı Kerim'de Allah'ın kendisine sapasağlam bir iktidar verdiği ve "özü kapsayan bir bilgi"ye sahip olduğu bildirilen (Kehf Suresi, 83-84) Hz. Zülkarneyn (as)'ın kıssası şöyle haber verilir: "İşte böyle, onun yanında "özü kapsayan bilgi olduğunu" (veya yanında olup-biten herşeyi) Biz (ilmimizle) büsbütün kuşatmıştık. Sonra bir yol (daha) tuttu. İki seddin arasına kadar ulaştı, onların (sedlerin) önünde hemen hemen hiçbir sözü kavramayan bir kavim buldu. Dediler ki: "Ey Zülkarneyn, gerçekten Ye'cuc ve Me'cuc, yeryüzünde bozgunculuk çıkarıyorlar, bizimle onlar arasında bir sed inşa etmen için sana vergi verelim mi?" Dedi ki: "Rabbimin beni kendisinde sağlam bir iktidarla yerleşik kıldığı (güç, nimet ve imkan), daha hayırlıdır. Madem öyle, bana (insani) güçle yardım edin de, sizinle onlar arasında sapasağlam bir engel kılayım."" (Kehf Suresi, 91-95)
Hz. Zülkarneyn (as)’ın Üstün Aklı ve Feraseti
Kuran-ı Kerim'de Hz. Zülkarneyn (as)'a "herşeyden bir yol (sebep)" (Kehf Suresi, 84) verildiği bildirilir. Bu ifadeyle, Hz. Zülkarneyn (as)'ın ferasetli, basiretli, herşeye çözüm bulan, akıllı bir lider olduğuna işaret edilmektedir. Hz. Zülkarneyn (as), çok güçlü ve tüm dünyaya nam salmış bir devletin başındadır. Hz. Zülkarneyn (as) yönetimi altında bulunmayan topluluklarca dahi "yeryüzünde bozgunculuğu ve fitneyi önleyen bir kişi" olarak tanınmakta, sıkıntı içinde olan halklar ona başvurmaktadırlar. Yazının başında aktarılan Kuran-ı Kerim ayetlerinde diğer kavimlerin Hz. Zülkarneyn (as)’dan yardım talebinde bulunduğu ve karmaşık gibi gözüken sorunlarına çözüm istedikleri haber verilmektedir. Bu değerli peygamberimiz, ayetlerde bildirildiği gibi başka bir kavmin -yeryüzünde bozgunculuk çıkaran bir kavim olan- Yecüc ve Mecüc'den korunmak için talep ettiği "seddi" inşa etmeyi kabul etmiştir. Ancak Hz. Zülkarneyn (as), halkı korumak için gerekli olan bu seddi Allah'ın izniyle öylesine akılcı bir yöntemle inşa etmiştir ki, set bir daha ne aşılabilmiş ne de delinebilmiştir. Bu gerçek, Kuran-ı Kerim'de şöyle bildirilmiştir: "Bana demir kütleleri getirin", iki dağın arası eşit düzeye gelince, "Körükleyin" dedi. Onu ateş haline getirinceye kadar (bu işi yaptı, sonra:) dedi ki: "Bana getirin, üzerine eritilmiş bakır dökeyim." Böylelikle, ne onu aşabildiler, ne onu delmeye güç yetirebildiler. (Kehf Suresi, 96-97) Hz. Zülkarneyn (as)'ın bu başarısı kuşku yok ki Cenab-ı Allah'ın lütfuyla üstün bir akla sahip olması sayesinde gerçekleşmiştir. Hz. Zülkarneyn (as) aşılamayacak bir set oluşturabilmek için;
En sağlam malzemelerden birini seçmiş, bu malzemeyi de olabilecek en etkili şekilde kullanmıştır.
Önce demir kütlelerini yerleştirtmiş, ardından bunları ateş haline gelinceye kadar körüklettirmiştir.
Son derece sağlam bir hale gelen seti bu haliyle de bırakmamış, ciddi bir tedbir daha alarak üzerine eritilmiş bakır döktürtmüştür. Böylece seddi, Cenab-ı Allah'ın izniyle kesinlikle delinemeyecek, aşılamayacak kadar dayanıklı hale getirmiştir.
Hz. Zülkarneyn (as) Daima Allah’a Yönelmiştir
Böylelikle, ne onu aşabildiler, ne onu delmeye güç yetirebildiler. Dedi ki: "Bu benim Rabbimden bir rahmettir. Rabbimin va'di geldiği zaman, O, bunu dümdüz eder; Rabbimin va'di haktır." (Kehf Suresi, 97-98) 98. ayette bildirildiği üzere, Hz. Zülkarneyn (as)'ın setin yapımını tamamladıktan sonra ilk hatırlattığı Cenab-ı Allah'ın, Rahman ve Rahim sıfatlarıdır. O, bu setin Allah'ın merhametinin bir delili olduğunu ve Allah dilemedikçe böyle bir seti yapmayı hiç kimsenin başaramayacağını çok iyi bilmektedir. Bu nedenle de seti yapanın Rabbimiz olduğunu etrafında bulunan kişilere hemen hatırlatmakta, böylece insanların bu başarıyı kendilerinden sanma gafletine düşmelerine engel olmak istemektedir. Cenab-ı Allah Hz. Zülkarneyn (as)’ın bu üstün ahlakını “Dedi ki: "Kim zulmederse biz onu azablandıracağız, sonra Rabbine döndürülür, O da onu görülmemiş bir azabla azablandırır. Kim iman eder ve salih amellerde bulunursa, onun için güzel bir karşılık vardır. Ona buyruğumuzdan kolay olanını söyleyeceğiz."” (Kehf Suresi, 87-88) ayetlerinde de haber vermiştir. Hz. Zülkarneyn (as) ayetlerde bildirilen bu konuşmalarında da hemen Allah'ı ve ahiret gününü hatırlatmakta yani karşısındaki kişilerle din ahlakına uygun bir şekilde konuşmaktadır. Ayetlerde geçen ifadelerden Hz. Zülkarneyn (as)'ın altındaki insanları eğittiği, onlara Allah'ın rızasına uygun tarzda hükmettiği açıkça anlaşılmaktadır.
Hz. Zülkarneyn (as) Daima Cenab-ı Allah’ın Emri Olan Adalet Yolunu Tercih Etmiştir
Din ahlakına göre gerçek adalet, insanlar arasında hiçbir ayrım yapmadan hükmetmeyi, insanların hakkını korumayı, zulme asla rıza göstermemeyi, zalime karşı mazlumdan yana tavır almayı, ihtiyaç içinde olanlara yardım eli uzatmayı emretmektedir. Bu adalet, bir karar vermek gerektiğinde her iki tarafın da hakkını korumayı, olayları çok yönlü değerlendirmeyi, ön yargısız düşünmeyi, tarafsızlığı, hakkaniyeti, dürüstlüğü, hoşgörüyü, merhameti ve şefkati gerektirir. Hz. Zülkarneyn (as) de çevresindeki halklar tarafından “yeryüzünde bozgunculuğu ve fitneyi önleyen kişi” olarak tanınmış, insanlara barış ve huzur getiren bir lider olmuştur. Hz. Zülkarneyn (as)’ın hoşgörülü, affedici ve barış yanlısı bir tutum içinde olduğu bildirilmiştir. Kıssada bildirildiği üzere Hz. Zülkarneyn (as), karşılaştığı topluma karşı güzelliği ilke edinmiş ve toplumu kolay olana davet etmiştir. (Kehf Suresi, 88) Kendisinden bozgunculuğa karşı yardım isteyen kavme karşı adaletle davranmış ve sorunları karşısında onlara çıkış yolları göstermiştir. En önemlisi de kendisinden yardım isteyen topluma, karşılığında hiçbir beklentisi olmadan yardım etmiştir. Kavmin yardım karşılığında teklif ettikleri vergiyi kabul etmemiş, Cenab-ı Allah’ın rahmetine sığınmıştır. (Kehf Suresi, 94-95) Şüphesiz yazı boyunca verdiğimiz tüm örnekler, Hz. Zülkarneyn (as)’ın Cenab-ı Allah’ın emrettiği üstün ahlakı en güzel şekilde yaşamasının birer sonucudur. Rabbimiz bu örnekleri Kuran-ı Kerim’de bildirerek biz Müslümanlara büyük bir lütufta bulunmuştur. Allah akıl sahibi kullarına, Kuran-ı Kerim’de anlatılan kıssalar üzerinde düşünüp ibret almalarını bildirmiştir. Yusuf Suresi'nde şöyle buyrulmaktadır: "Andolsun, onların kıssalarında temiz akıl sahipleri için ibretler vardır. (Bu Kuran) düzüp uydurulacak bir söz değildir, ancak kendinden öncekilerin doğrulayıcısı, herşeyin 'çeşitli biçimlerde açıklaması' ve iman edecek bir topluluk için bir hidayet ve rahmettir." (Yusuf Suresi, 111) Hz. Zülkarneyn (as) için Kuran-ı Kerim’de, “İşte böyle, onun yanında “özü kapsayan bilgi olduğunu” (veya yanında olup-biten herşeyi) Biz (ilmimizle) büsbütün kuşatmıştık.” (Kehf Suresi, 91) şeklinde bildirilmektedir. Ayetten de anlaşıldığı üzere Hz. Zülkarneyn (as) Allah’ın ilim verdiği kullardandır.
Tedbir Almanın Önemi
Hz. Zülkarneyn (as)'ın seddin oluşturulmasında gösterdiği bu akıl, imanın getirdiği aklın gücünü ortaya koyan önemli bir örnektir. Çünkü akıl sahibi bir insanın en dikkat çeken özelliklerinden biri, bir tehlike karşısında geçici, zayıf çözümlere başvurmaması, aksine eldeki imkanlar dahilinde olabilecek en sağlam tedbirleri almasıdır. Bu vesileyle kişi bir tehlikeyi bir daha asla insanları tehdit edemeyecek, Cenab-ı Allah’ın izniyle tek bir kişinin dahi zarar görmesine sebep vermeyecek şekilde ortadan kaldırmış olur. Hz. Zülkarneyn (as)'ın inşa ettiği sette de bu akıl alameti açıkça görülmektedir. Hz. Zülkarneyn (as), karşılaştığı topluluğu hemen Allah'a imana samimiyete Kuran-ı Kerim'de bildirilen salih amelleri, ibadetleri yerine getirmeye davet etmektedir. Bu kişileri din ahlakına yöneltmek için dünya ve ahiret hayatındaki karşılığa dikkat çekmekte, böylece onları hidayete çağırmaktadır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder